Yazar ve Çizerler Aynı ‘Çizgi’de Buluşacak

Çizgi roman kültürünü geliştirmek için yola çıkan Çizgi, Türkiye’deki yazar, çizer ve okuyucuları bir araya getiren tek platform olma hedefi ile ilerliyor. Mayıs ayında kullanıcı karşısına çıkmaya hazırlanan Çizgi, çizer ve hikayecilerine de gelir oluşturacak model üretti

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) girişimlerinden biri olan Çizgi, çizgi roman kültürünü yaşatırken aynı zamanda çizer ve yazarlara da ekstra gelir olanağı sunuyor. Projenin kurucu ortakların Yağmur Aydemir, Çizgi’nin kuruluş hikayesini ve hedeflerini Ticaret Gazetesi’ne anlattı.

Çizgi nedir, kısaca bahseder misiniz?

Çizgi, hikayeler anlatmanın yeni yoludur. Çizerlere ve yazarlara gelir sunarken okurlara sınırsız eğlence vaat eden Çizgi, barındırdığı birbirinden ilginç hikayeler ve çizgi romanlarla okur karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

Neden böyle bir girişimi hayata geçirmek istediniz? Hangi hedeflerle bu yola çıktınız?

Ülkemizde çizgi romanlar ve hikayeleri talep eden büyük bir topluluk var ve bu topluluk ihtiyacını yabancı medyayla gideriyor. Yurtdışı kaynaklı eserlere olan ilgiyi görünce biz de gözümüzü ülkemize çevirdik. Bizim yetenekli çizerlerimiz yok muydu? Vardı. Peki hikayecilik? Yüzyıllardır en iyi yaptığımız şeydi. E o zaman ülkemizin kendine özgü bir hikayecilik platformu da olmasın mı dedik ve işe koyulduk. Başından beri en büyük hedefimiz ülkemizin kurgu ihracatına katkıda bulunmak. Türkiye’nin öykülerini dünyaya taşımak istiyoruz.

Kendinizden ve ekibinizden biraz bahseder misiniz? Ekibiniz kaç kişi? Kimlerden oluşuyor? 

Ben Çizgi’nin kurucu ortaklarındanım ve ekip liderliği görevini üstleniyorum.  Ekibimizde benim dışımda yüze yakın yetenekli isim var. Bu isimlerden üçü yola birlikte çıktığım değerli kurucu ortaklarım Müjgan Öykü Şahin, Muhammetcan Alkaşi ve Burak Akpınar. Kuruculara ek olarak azimleri ve emekleriyle Çizgi’yi ileriye taşıyan altı kişi daha ana ekipte görev alıyor. Ekibin geri kalan üyelerini anmadan geçmek istemiyorum. Hayal gücünü yetenekle birleştirmiş, uyumları ve en başından beri varlıklarıyla Çizgi’yi var eden onlarca yazar ve çizerimiz var. Çok eksik kalır diye isimlerini söyleyemiyorum. Kaç kişi olduklarını söyleyeyim desem, her gün yeni isimler eklendiği için o da eksik kalacaktır. 

Hedef kitleniz kimlerden oluşuyor? Kaç kullanıcıya ulaşmayı hedefliyorsunuz?

Ulaşmayı hedeflediğimiz erken ölçekli hedef kitlemiz 13-25 yaş arası gençler olsa da çizgi roman ve hikayecilik sektörü türlerine göre çok farklı kitlelere hitap edebiliyor. Ağırlığı gençler olmak üzere yaş konusunda oldukça geniş bir makas aralığımız var diyebiliriz. İlk 6 ay içerisinde 1 milyon kullanıcıya ulaşmayı hedefliyoruz. Bunu içerik üreticilerimizin kitlesine baktığımızda çok uzak bir hedef olarak görmüyoruz. Sosyal medya üzerinden aldığımız etkileşimler ve yorumlar da bunu doğrular nitelikte. 

Türkiye’de çizerlik sektörü ne durumda? Dünyayla karşılaştırdığınız zaman ne gibi farklılıklar bulunuyor?

Türkiye’de çizerler genel olarak içeriklerini Instagram üzerinden ya da çeşitli yabancı platformlar aracılığıyla insanlara sunuyorlar. Bu platformlarda da düzenli bir gelir modeli oluşturmak ciddi bir problem olarak karşımıza çıkıyor. Dünya genelinde düşündüğümüzde ise Batı’da aktif bir çizgi roman kültürü var. Asya’yı merkez alarak başlamış ve dünya çapında popüler hale gelmiş manga ve Webtoon kültüründen de bahsedebiliriz. Bu tarz içeriklerin göz önünde olması ve özellikle İngilizce içerikler için çok sayıda platformun varlığı, dünya genelinde çizerler için uygun bir atmosfer oluşturuyor. 

Kuruluş aşamasında ve ekibinizi oluştururken ne gibi zorluklar yaşadınız?

Kurucu ortaklarımla arkadaş olmamız dolayısıyla çekirdek ekibi oluştururken büyük zorluklar yaşamadık. İçerik üretici olarak adlandırdığımız yazar ve çizerlerle ilk iletişimi gerçekleştirirken zorlandığımızı söyleyebiliriz. Yaşımızın genç olmasından kaynaklı olarak duyabilecekleri güvensizlik hissi bizi korkutmuştu. Fakat korktuğumuz başımıza gelmedi, yola sağlam adımlar ve aynı hayale sahip kocaman bir ekiple devam ediyoruz.

Türkiye’de ve globalde benzer girişimler var mı? Varsa hangi yönlerinizle ayrılıyorsunuz?

Bizim özellikle öne çıkmamızı sağlayan bir etken daha önce de belirttiğim gibi bu konseptin Türkiye’de tam anlamıyla olmamasıydı. Ülkemizde yazarları, çizerleri ve okurları birleştiren bir başka platform bulunmamakta. Yurtdışında ise özellikle Asya pazarında çok yaygın bir konsept olarak yer alıyor hikayecilik uygulamaları. Aslını isterseniz bu yıl mobil uygulama alanında en çok kazanç sağlayan on uygulamadan üçü hikayecilik uygulamasıydı, bu bağlamda globalde güçlü işler yapıldığını söyleyebiliriz. Çizgi’yi rakiplerinden ayıran önemli etmenlerden biri elbette sahiplik yaptığı kurgular. Uzakdoğu ülkelerinin kültürü Avrupa ve Amerika tarafından benimsenmekte güçlük çekiyor. Bizim kurgularımızın pazarda kendine yer bulması görece kolay. Kurgularımız dışında uygulama içerisinde çok farklı özellikler barındırıyoruz. Örneğin okuduğunuz içerik türüne göre hangi Çizgi karakteriyle benzediğinizi profilinizde görüyorsunuz. Bu tarz okuma deneyimini oyunlaştıran bir sürü farklı özelliğimiz mevcut.

Pandemi Çizgi’yi nasıl etkiledi?

Pandemi sürecinde insanların mobil uygulamalarda daha çok zaman geçirmesinin bize olumlu etkisi oldu. Hobilerini ve boş vakitlerini evde geçirmek zorunda kalan insanlar her geçen gün farklı eğlence biçimlerine, genel itibariyle medyaya yöneliyor. Çizgi burada doğan ihtiyacı karşılamak için doğru zamanı yakaladı. Bu bakımdan Covid-19’un olumlu etkilediği nadir sektörlerden birinde yer aldığımızı düşünüyoruz. 

BTM’yle süreciniz nasıl gelişti?

Girişimimizi kurguladığımız süreçte hızlandırma programlarını araştırmaya başlamıştık. Ülkemizin en başarılı girişim merkezlerinden BTM’yi o süreçte keşfettik. BTM’nin projemize en büyük katkısı iş modelimizin test edilmesinden pazara çıkışımıza kadar her aşamada yanımızda olması oldu. Sorunumuz veya belirsizliğimizde tecrübeli ekipleriyle daima ulaşabileceğimiz mesafedelerdi. Aldığımız geri bildirimlerle Çizgi’yi bir fikirden olguya dönüştürdük. Genç bir ekibin düşebileceği onlarca tuzak vardır, BTM sayesinde düşmekten öte tökezlemedik bile diyebiliriz.

Türkiye pazarında hedefleriniz neler? Globale açılmayı düşünüyor musunuz?

Şu anda 6 milyonu aşkın kullanıcı hedef pazarımızda mevcut. Bu pazara ulaşmak ve pazarı büyütmek istiyoruz. Dizi izlemek, sosyal medyada zaman geçirmek gibi Çizgi okumayı da Türkiye’de normalleştirmeyi hedefliyoruz. Yeni nesil medya deneyimini bir alışkanlığa dönüştürmek Türkiye pazarındaki nihai hedefimiz. Globale açılma hedefimiz ise fikir aşamasından beri var. Üzerinde yaşadığımız toprakların anlatacak çok şeyi olduğuna inanıyor, zengin kültürümüzü yurt dışına da taşımayı istiyoruz. Latin Amerika bölgesinin Türk kurgularına olan ilgisini göz önüne alarak ilk duraklarımızı bu doğrultuda seçtiğimizi söyleyebiliriz.

Türkiye’de girişimcilik ekosistemini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu yolculukta sizi neler motive etti?

Türkiye’deki girişim ekosistemi bizim bakış açımızla, şu anda emeklemekten yürümeye doğru bir geçiş aşamasında. Bu süreci gözlemlerken de sektörün katalizör görevi gördüğünü söylemek yanlış olmaz. Girişim hızlandırma kamplarının bu bağlamda çok faydasını görüyoruz. Çizgi yolculuğundaki motivasyon kaynağımız ise şu aşamaya kadar üreticiler oldu. Yazarların ve çizerlerin geri dönüşü daima çok destekleyiciydi. Emeklerini ve zamanlarını en az bizim kadar bu projeye atfettiklerini görmek sadece motive etmekle kalmadı, hırslanmamıza da yol açtı. Çizgi, mayıs ayında kullanıcı karşısına çıkıyorsa birincil nedeni üreticilerimizin desteğidir.  Bundan sonraki süreçte okurların da desteğini görebilmeyi umuyor ve bekliyoruz. Ülkemizdeki değerli çizer ve yazarlarımıza bir çatı olma konusunda oldukça iddialıyız ve alanının öncüsü konumuna geleceğimize yürekten inanıyoruz. Türkiye’de bu alana ilgili olan yediden yetmişe herkesi çektiğimiz bu sonu gelmeyen Çizgi’ye bekliyoruz.